Rehber :
   
Kitap & Kırtasiye
Ant Kitap Kırtasiye
Nokta Kitabevi
Karaoğlu Kırtasiye
Tamamýný Göster...
   
    Kullanýcý Adý:   
    Parola:           
                       

COÐRAFYA

GENEL DURUM

4.664 km2 yüzölçüme sahip Trabzon ili, Doðu Karadeniz Daðlarýnýn oluþturduðu yayýn ortasýndaki Kalkanlý daðlýk kütlesinin kuzeye bakan yamaçlarýnda 38° 30' - 40° 30' doðu meridyenleri ile 40° 30' - 41° 30' kuzey paralelleri arasýnda yer almaktadýr.

Kuzeyinde Karadeniz, güneyinde Gümüþhane ve Bayburt, doðusunda Rize, batýsýnda Giresun ili bulunmaktadýr.

BÝTKÝ ÖRTÜSÜ

Sahanýn dikey boyutta deðiþken olan ýlýman ve her mevsim yaðýþlý iklim þartlarý, farklý türlerden oluþan bitki örtüsü, farklý türlerden oluþan bitki örtüsü kuþaklarýný meydana getirmiþtir. Buna göre; 0-300 m. yükseltilerinden Akdeniz bitki türlerinin sokulduðu psöudomaki (Trabzon hurmasý, akçaaðaç, þimþir, karayemiþ, defne, prekanta, muþmula, katran ardýcý, kocayemiþ ... gibi) elemanlarý daðýlýþ gösterirken, kýyýya yakýn kesimlerden itibaren geniþ yapraklý etek ormanlarý yer almakta (kýzýlaðaç, kestane, meþe türleri, dýþbudak, ýhlamur, adi fýndýk, beyaz söðüt, kavak, doðu çýnarý ... gibi), bu katýn üzerinde geniþ yapraklýlarýn hakimiyetindeki geniþ-iðne yapraklý karýþýk ormanlar (Avrupa kestanesi, adi kýzýlaðaç, adi gürgen, adi fýndýk, doðu gürgeni, meþe, akçaaðaç, üvez, çitlenbik, defne, mor çiçekli ormangülü, kayýn, ladin ve köknar) ve daha yukarýda da iðne yapraklýlarýn hakimiyetindeki ormanlar (sarýçam, ladin, mor çiçekli ormangülü ve bazý çalý türleri) daðýlýþ göstermektedir.

Aþaðý kuþaðýn kýyý kesimlerinde orman örtüsünün tamamýna yakýnýnda, daha üst yükselti seviyelerde ise yer yer yerleþim ve tarým alaný açmalarýyla oluþan kesintilere raðmen, 500-1850 m. yükseltileri arasýnda hala zengin ve sýk bir orman örtüsü varlýðýný sürdürmektedir. Daha yukarý seviyeler ise fizyolojik bakýmdan aðaç yetiþmesine müsait olmayan Alpin çayýr alanlarýdýr. Kýþ mevsiminde sert iklim þartlarý nedeniyle hiçbir ekonomik faaliyetin yapýlamadýðý, daimi yerleþim merkezlerine pek uzak olmayan bu geniþ saha, yöre insanlarýna hayvancýlýk bakýmýndan son derece elveriþli bir potansiyel sunar. Bu kattaki hayvacýlýðýn diðer alanlardakinden ayrýlmasýnýn en önemli nedeni, otlarýn yaz mevsimi boyunca yeþil kalabilmesidir. Çünkü denizden gelen su buharý sayesinde otlar canlýlýðýný yitirmemekte ve hatta korunmaya alýndýðýnda çayýr haline gelebilmektedir. Böylece yöre hayvancýlýðý içerisinde büyükbaþ hayvan (sýðýr) besleyiciliði önem kazanmýþ ve daimi yerleþim alanlarýnýn yetersiz ekip-biçme fonksiyonunu destekleyerek, çoðunda alternatif geçim kaynaðý haline gelmiþtir.

JEOMORFOLOJÝK ÖZELLÝKLER

Trabzon ilinin baþlýça yeryüzü þekilleri; güneyde su bölümü çizgisi boyunca Doðu-Batý doðrultusunda uzanan daðlýk alanlar, bunlarýn ana akarsuyun kollarý arasýna, Kuzeye doðru sokulan ve gittikçe alçalan tepelik sahalar ile sahadaki mevcut þekillenlenmeyi saðlayan önemli dýþ etmen olan Solaklý, Yomra, Deðirmendere, Sera, Kalenima, Foldere gibi akarsularýn oluþturduðu vadiler ve deltalardýr.

Jeolojik oluþumu; stratigrafi bakýmýndan alttan üste doðru üst kretase yaþlý, tortul ara katkýlý volkanik seriler, konglomera, kumaþý, marn, kil ve kireç taþlý denizsel üst miosen ve serileri; çakýllý, kumlu, siltli ve killi, kuaterner yaþlý taraça dolgularý ile çakýllý kumlu, siltli, killi, killi akarsu ve kýyý alüvyonlarý þeklindedir.

VADÝLER, YAMAÇLAR, AKARSU VE GÖLLER

Akarsularýn oluþturduðu vadiler özellikle ikinci dereceden kollarýn ve onlara karýþan yan derelerin bulunduklarý kýsýmlarda oldukça dardýrlar. Bu özellik sahanýn büyük kýsmýnda hakimdir. Yörenin nemli iklim karakteri, havzalarýn hýzlý akýþlý olmasý ve fazla yük taþýmalarý, derine aþýndýrmada baþlýça rolü oynamýþtýr. Aþýnmaya karþý dayanýksýz olan tüf, aglomera ve kalkerli yapýlarda, derine aþýndýrma hýzlanarak bir taraftan konsekant kollar geliþirken dik "V" þekilli vadiler oluþmuþ, diðer taraftan da bu vadilerin yamaçlarýnda meydana gelen tali kollar arttýrdýklarý aþýndýrma faaliyetleri ile yamaçlarý iyice parçalamýþlardýr. Böylece sahada bugün görülen dantritik drenaj aðýnýn oturduðu muntazam denize doðru alçalan vadi sistemi meydana gelmiþtir. Dar bir alana sahip olsa bile erozyonla taþýnan molozlarýn vadi tabanýna yakýn alçak yamaçlarda birikmesiyle, düþük eðimli kýsmi düzlükler oluþmuþtur. Ayný zamanda bu tür alanlar taþýma elveriþlidir.

Trabzon ilindeki en geliþmiþ vadiler, batýda güney-kuzey yönünde uzanan Foldere Vadisi, Deðirmendere akarsuyunun kurulu olduðu güneybatý-kuzeydoðu doðrultusunda Karadere Vadisi ve doðudaki güney-kuzey uzanýþ gösteren Solaklý Deresi vadisidir.

Güneyde 1.900 m. yükseltisindeki Horos ve Kalkanlý daðlarýnýn su bölümü çizgisine yakýn, kuzeye bakan yamaçlarýndan baþlayan Deðirmendere Vadisi giderek derinleþerek Maçka'ya kadar uzanýr. Burada vadi tabaný yaklaþýk 270 m.'ye kurulmuþ ve 30 km. mesafede 1.630 m.'lik yükselti farkýný kat eden yüksek eðimi ortaya çýkmýþtýr. Maçka'da aniden daralan vadi, buradan kuzeye doðru hem yana hem de derine doðru geniþler, Esiroðlu yakýnlarýnda ortadan kalkarak aþaðý çýðýra geçer.

Trabzon ilinin batýsýndaki Foldere ve Deðirmendere'nin doðusunda kalan Karadere ve Solaklý dereleri kaynaklarýný Horos, Soðanlý ve Haldizen Daðlarý'ndan almaktadýr. Foldere, Deðirmendere, Karadere ve Solaklý Deresi'nin yukarý havzalarý güneyde birbirleriyle kavuþurken, daha küçük havzalar halindeki Kalenima Deresi, Yanbolu Deresi, Küçükdere ve Manahos Deresi, kýsa boylarý ve hýzlý akýþlarýyla oldukça dar vadiler meydaa getirirler. Yamaçlarýn farklý kayaçlardan meydana gelmesi de engebeyi kuvvetlendiren diðer bir faktördür. Tortul ve volkanik sediman karakteri taþýyan yüzeyler kolay aþýnýrken, volkanik kayaçlar yamaç boyunca yer yer ortaya çýkarak normal yamaç seviyesinden yüksek satýhlarý oluþturmuþlardýr.

Ýlimizdeki göller, Uzungöl heyelan seti gölü, Balýklý Göl, Aygýr Gölü, Kara Göl ve Haldizen Daðlarý'ndaki büyüklü, küçüklü diðer buzul gölleri ile Sera heyelan seti gölüdür.

DELTALAR

Karadeniz'e dökülen akarsular, Pleistosen esnasýnda deniz seviyesinin alçalýp yükselmesi dolayýsýyla, kýyýlardaki aþýndýrma ve biriktirme faaliyetleri üzerinde de önemli etkilerde bulunmuþlardýr. Yataklarýný 90 m. kadar yarmýþlar, son post-glasyal dönemde deniz seviyesinin yükselmesine baðlý olarak aktýklarý vadiler boðulmuþ, deniz, vadi aðýzlarýnda karaya doðru girinti yapmýþtýr. Daha sonra akarsularýn getirdiði alüvyonlar, dolu bir vadi þeklinin geliþmesine neden olmuþtur. Bunlardan en önemlisi olan Deðirmendere Deltasý'nýn günümüzdeki kýyý uzunluðu yaklaþýk 4 km., vadi içine uzantýsý 3,5 km. ve alaný 7 km2 civarýndadýr. Diðer deltalar ise Fol Deresi'nin Vakfýkebir, Sera Deresi'nin Yýldýzlý, Kalenima Deresi'nin Söðütlü, Yomra Deresi'nin Yomra, Yanbolu Deresi'nin Yalýboyu, Karadere'nin Araklý, Küçük Dere'nin Aþaðý Çavuþlu, Manahos Deresi'nin Sürmene ve Solaklý Deresi'nin Of yakýnlarýnda oluþturduklarý daha dar alüvyal düzlüklerdir.

ÝKLÝM

Trabzon ili, kuzeydeki kutbi hava kütleleriyle, güneydeki tropikal hava kütlelerinin geçiþ sahasý üzerinde yer alýr. Kýþýn, güneþim zahiri hareketlerine baðlý olarak, Tropikal Yüksel Basýnç'ýn güneye inmesiyle, genellikle kuzeyden gelip Anadolu yüksek kara parçasý üzerine yerleþmiþ bulunan Sibirya Antisiklonu'nun ve kuzeyde Doðu Avrupa üzerinde yer alan kutbi kava kütlelerinin etkisindeki bir konverjans sahasý özelliði taþýr. Ancak, yeryüzüne yakýn kýsýmlarda, kýþ sýcaklýklarý, kuzeyde Karadeniz'in varlýðý ve kýyýya yakýn mesafede set gibi uzanan Doðu Karadeniz Daðlarý'nýn bulunuþu nedeniyle, ayný enlemlerdeki diðer sahalara göre oldukça ýlýman hale gelir.

Yaðýþlar, kýyýya yakýn alanlarda yaðmur, orta ve yüksek kesimlerde ise genellikle kar þeklindedir. Yazýn ise yeryüzüne yakýn atmosfer bölümlerinde Azor Yüksek Basýnç Alaný'nýn uzantýlarý ve Basra Alçak Basýnç Merkezi arasýnda geliþen kuzey sektörlü hava akýmlarý ile Karadeniz üzerinden taþýnan nemli kara kütleleri, kýyý kesiminde orografk yaðýþlara yol açmakta, zaman zaman yine kuzeyden sokulan serin hava baskýnlarý ile soðuk cephe saðanak yaðýþlarý da sýk sýk görülmekte, yüksek seviyelerin soðuk hava damla durumlarýnda büyük kararsýzlýk ve önceden kestirilemeyen geliþmeleri ile bol yaðýþlar düþmektedir. Bölgede bu mevsimde ortalama sýcaklýk 18,8°C civarýndadýr.

Bahar mevsimleri kýþ ve yaz arasýnda yumuþak bir geçiþi saðlamakta ve bol yaðmurlarýyla dikkati çekmekte, özellikle kýyýya yakýn alanlar bu aylarda yoðun ekip-dikme faaliyetlerine sahne olmaktadýr. Ýlkbahar mevsimi Mart ayýndan itibaren kendini göstermeye baþlar, Nisan ve Mayýs aylarýný içine alýr. Bu mevsimde aylýk ortalama sýcaklýklar 15 °C'nin üzerine çýkar. Sonbahar mevsimi ise yaklaþýk üç aylýk bir dönemi kapsar ancak Eylül ayý kýsmen yaz, Kasým ayý da nispeten kýþ mevsimi özelliklerini taþýr.

Aktüel basýnç deðerlerinin Trabzon için yýllýk gidiþine bakýldýðýnda toplam 1011,1 mb'lýk bir deðerin olduðu görülür. Yaz aylarýnda basýnç diðer aylara göre düþüktür, oysa kýþ aylarýnda yýllýk ortalamanýn üzerine çok az çýkar.

Ýlimizde rüzgar yönü frekanslarý, sahada etkili olan basýnç merkezlerinin yýl içindeki hareketleri, yer þekli özellikleri ve Karadeniz'in etkisi altýndadýr. Karadan ve denizden esen meltem rüzgarlarý kuzey ve güney yönlü rüzgarlarýn hakimiyetini hissetmektedir. Deniz kýyýsýna yakýn kesimlerde güney ve güneybatýdan esen rüzgarlar daha etkilidir. Fön rüzgarlarý Þubat, Mart ve Nisan aylarýnda görülmekte ve yýlda ortalama on iki günü bulabilmektedir.

Trabzon ilinde yýllýk yaðýþ miktarý ve yýl içindeki gidiþi, sahanýn Karadeniz'e cephe olmasý nedeniyle yaðýþ þartlarýnýn oluþumunda, hemen kýyýdan itibaren artan bir eðimle yükselen kara sathý ile Karadeniz'in sýcaklýða baðlý iliþkisi etkili temel faktördür. Yaðýþ þartlarýnýn kýsa mesafelerde deðiþiklik göstermesi (mikroklima alanlarý) yöremizin önemli bir özelliðidir. Bu nedenle Ýlimizde gerek kýyý boyu ve gerekse iç kesimler arasýnda farklýlýklar gösterir.

Yörede nisbi nem oranlarýnýn yaz mevsiminde yüksek olduðu ve özellikle iç kýsýmlara doðru arttýðý görülmektedir. Bu mevsimde Karadeniz kuzeyinden olan buharlaþmanýn, havanýn sakin olduðu zamanlarda kýyýya yakýn kesimleri etki altýnda bulundurmasý ve zamanla güneydeki yüksek alanlarda oluþan alçak basýnç merkezine doðru yönelen Meltem rüzgarlarý sayesinde, nemin doðrudan buralara taþýnmasý nedeniyle, yayla alanlarýnda çoðu zaman öðleye kadar devam eden açýk-berrak bir hava hali ardýndan vadiler boyunca yükselen su buharý, sahayý tamamen kaplamakta ve bazen günlerce çekilmemektedir.

DAÐLIK ALANLAR

Daðlýk alanlar, Doðu-Batý doðrultusunda uzanmakta olup, Kuzeyinde Karadeniz kýyýlarýný gören yay gibi bir antiklinal ekseni oluþtururlar. Bölgenin yüksek dað karakteri, permiyen sonundan itibaren oluþan ve üst kretase sonuna kadar süren kara rejiminde ve üst Pliyosen'deki vertikal hareketler sonucunda teþekkül etmiþ, Pleistosen'de son þeklini almýþtýr.

Doðu-Batý yönünde uzanan su bölümü hattýnýn en yüksek bölümü doðudaki Haldizen Daðlarý'dýr. Bu daðlar ayný zamanda Doðu Karadeniz Daðlarý'nýn en yüksek bölümü olan Kaçkarlar'ýn batýya doðru olan son uzantýlarýdýr. Üst Kretase yaþlý kayaçlardan meydana gelirler. Önemli yükseltileri; Demirkapý (3.376 m.), Kayýþkýran (3.156 m.) ve Karakaya (3.139 m.) tepeleridir.

Buzul vadilerinden zirvelere doðru çýkýldýkça hemen her vadide daðýlýþ gösteren yirmiye yakýn, bazýlarý peþ peþe birer gideðenle birbirine baðlý, alanlarý 100-1900 m2 geniþliðinde deðiþen buzul gölleri yer almaktadýr. Karagöl, Sarýgöl, Balýklý Göl ve Aygýr gölleri en önemlileri olarak sayýlabilir. Demirkapý, Sað ve Multat dereleri kaynaklarýný bu daðlarýn Kuzey yamaçlarýndan alýrlar. Her biri buzul vadilerine kurulu cýlýz akarsulardýr. Yan dereleri almaya baþladýklarý yaklaþýk 2000 m. seviyelerinden itibaren taþýma güçlerinin artmasýyla birlikte Kuzeye doðru flüviyal topoðrafya kendini iyice belli etmeye baþlar. Solaklý Deresi'nin doðudaki önemli kolu olan Haldizen Deresi, Demirkapý, Sað ve Multat derelerinin katýlýmýyla Kuzeyde 1.150 m. Seviyelerinde Uzungöl'e ulaþýr. Buradan itibaren Solaklý Deresi adý altýnda devam ederek Karadeniz'e karýþýr.

Daha batýda yer alan Soðanlý daðlýk kütlesi bir bindirme fayýndan itibaren aralarýna üst kretase –eosen yaþlý riyolit ve porfiridasitlerin sokulduðu dasitik lavlardan meydana gelmiþtir. Solaklý Deresi'ni oluþturan Büyük Dere ile Haldizen Deresi arasýnda ortalama 2.500 m. Yüksekliðinde çok geniþ bir plato düzlüðü yer almakta, Soðanlý Daðlarý'nýn alçaldýðý bu kesimlerde kýyýyý iç kesimlere baðlayan Of-Çaykara-Bayburt karayolu geçidi bulunmaktadýr. Su bölümü hattý batýya doðru Kemerlik Daðý (2.746 m.) ve Ziyaret Tepesi (2.850 m.) ile devam eder. Bu hat ayný zamanda Karadere'nin güneyindeki su bölümü çizgisini de teþkil etmektedir. Karadere'nin Yaðmurdere koluyla birleþtiði kesime doðru kuzeye girinti yapan su bölümü çizgisi, bu kolu içine alacak þekilde güneybatýya doðru uzanarak Deðirmendere Havzasý su bölümü hattýna ulaþýr. Karadeniz sahil yolundan güneye, Karadere boyunca ayrýlan Araklý-Daðbaþý karayolu, bu bölgede Taþköprü civarýnda alçalan su bölümü hattýndan güneye doðru Gümüþhane'ye ulaþýr.

Su bölümü çizgisi Deðirmendere Havzasý güneyi boyunca Kostan Daðý ( 2.582 m .) üzerinden Deveboynu (3.082 m .) ve Kolat Daðlarý'ný alçalan bir þekilde aþarak Zigana Daðlarý'nda bir omuz oluþturur. Burasý, 2.000 m . seviyesi, Karadeniz kýyýlarýný iç bölgelere baðlayan önemli bir jeo-stratejik geçit olan Trabzon-Ýran transit karayoluna zemin oluþturur. Trabzon ili sýnýrlarý bu bölümde dað zirvelerinden güneye doðru girinti yapmýþtýr.

Daðlýk alanlarýn batý kýsmýný Kalkanlý ve Horos Daðlarý oluþturmakta ve genel yükselti seviyesi giderek düþmektedir. Viran Kilise Tepesi (1.784 m.), Taþoluk Tepesi (2.420 m.), Ayeser Tepesi (2.423 m.) yayýn batý kanadýný, Kalkanlý Tepesi (2.193 m.) ise doðu kanadýný meydana getirir. Bu yaya bütünüyle Kalkanlý Daðlarý adý verilir. Kuzeybatý-Güneydoðu yönünde uzanan Horos Daðlarý 10° - 15° lik eðime sahiptir. Deðirmendere ana akarsuyuna güneybatýdan karýþan Maçka Deresi, Çeþmeler Deresi adý ile kaynaðýný Taþoluk Tepesi'nin güney eteklerinden alýrken, yeser Deresi, Horos Daðlarý'nýn su bölümü hattýndan doðarak, kuzeye doðru derin olmayan "V" þeklindeki bir vadi ile Uçurum (2.349 m.) ve Ayeser tepelerini birbirinden ayýrýr. Bu daðlýk kütlenin tamamý 2.000 m.'nin üzerindedir. Zirvelere yakýn kýsýmlardan itibaren etkili olan akarsularýn mekanik aþýndýrmasý dýþýnda özellikle 2.400 m.'nin üzerinde yer alan konjelifraksiyon hakimiyeti vardýr. Uçurum Tepesi'nin kuzey yamaçlarýnda eðimin yükselmesi dolayýsýyla akarsularýn mekanik tesirleri de artmýþtýr. Ýl sýnýrlarý bu bölgede yaklaþýk 2.000 m. seviyelerinden geçer. Horos Daðlarý zirvelerinden batýya doðru giderek alçalan bu bölümü hattý Erikbeli Yaylasý'na kadar devam eder.

TEPELÝK ALANLAR

Daðlýk kütlenin kuzeye doðru devam eden vadiler arasý bölümleri giderek daralmýþ ve yan derelerle önemli ölçüde parçalanmýþlardýr. Bu nedenle tepelik alanlar, yükseltileri güneyden kuzeye doðru giderek alçalan komþu havzalarla olan su bölümü çizgilerini takip eder.

Doðudan batýya doðru baþlýça tepeler olan Haldizen ile Karadere akarsularý arasýndaki Mador Tepesi (2.742 m.), Polot Tepesi (2.880 m.), Ziyaret Tepesi (2.829 m.), Seslikaya Tepesi (2.117 m.), Gümüþki Tepesi (2.375 m.), Karadað (1.946 m.), Oba Tepesi (1.951 m.), Güzelyayla Tepesi (1.945 m.) ve Yankaya Tepesi (1.410 m.) havzalarýn iç kýsýmlarýnda, akarsu kollarý aralarýna doðru sokulan bir daðýlýþ göstermektedirler. Batýdaki akarsu kollarýnýn az oluþu, bu alanýn daha az parçalanmasýna neden olmuþtur.

KÜTLE HAREKETLERÝ

Trabzon ilinin Jeomorfolojik unsurlarýndan birisi de kütle hareketleridir. Bunlar büyüklüklerine göre heyelanlar, toprak akmasý ve soliflüksiyondur. Trabzon ilinin þekillenmesinde son derece önem taþýyan kütle hareketlerinin oluþmasýnýn temel nedeni zeminin yapýsýdýr. Hakim materyaller olan lavlar ve tüfler bünyelerindeki yarýk ve çatlaklarýndan dolayý az çok su geçirme özelliðine sahiptir. Yine yaygýn halde bulunan tüfler büyük ölçüde gözenekler ihtiva ederler. Yörenin oldukça fazla yaðýþ almasý, sýcak ve nemli oluþu, kayaçlarýn derinliklerine kadar ayrýþmasýna sebep olurken, genel yamaç eðimlerinin 25° - 30° nin üzerinde oluþu ve yýl içerisindeki belli aylarda alýnan toplam yaðýþýn uç deðerlere yakýn miktarlara ulaþmasý da kütle hareketlerini teþvik etmektedir. Günümüze kadar meydana gelmiþ olan heyelanlarýn en önemlileri; Çaykara-Ulucami (1929, 146 ölü), Sera (1949), Maçka-Çatak (1988, 63 ölü), Sýndýran (1990) ile Karakaþ ve Kavak heyelanlarýdýr.

Toprak akmalarýnda örnek olarak Maçka'nýn kuzeybatýsýndaki Ormanüstü Köyü'nün Maçka Deresi'ne bakan yamaçlarýnýn eteklerindeki ve biraz daha güneyindeki sahalarý verilebilir.

Yamaç Soliflüksiyonu ise en çok yüksek eðimli ve vadi yamaçlarý ile yayla ve mezralardýr.

 


GülNet Ýnternet Hizmetleri, GülKom Mühendislik Bilgisayar Ltd.Þti.
Gazipaþa Mah. Cudi Bey Mektep Sok.Mahmut Reis Apt. No:7 Kat:2 Daire:4 Trabzon / TÜRKÝYE
Tel: +90 462 326 61 42 - Fax: 0 (462) 326 99 59
E-mail: info@visittrabzon.com